Naz Aydemir Röportajı

tişört için

Eskiden onu hep A Milli pasörü olarak göreceğimi söylerdim ve dediğim gibi de oldu. Naz genç yaşına rağmen şu an Milli pasarömüz oldu. 2007 yılına ait bir röportajı yayınlıyorum sizlere. O zaman Naz Eczacıbaşı’nın pasörüydü kendisiyle yine bir voleybol sitesi adına röportaj yaptık…

-Bütün voleybolseverler seni çok iyi tanıyor. Yine de biraz bize kendinden bahseder misin?

1990 doğumluyum, Aslan burcuyum. Voleybola 1999 yılında Eczacıbaşı’nda başladım ve 2 yıldır A takımda oynuyorum. Yıldız ve genç milli takımlarında görev yapıyorum. Bilgi Üniversitesi Reklamcılık bölümüne bu sene girdim.

-Türkiye’nin en iyi pasörlerinden birisin. Bunu neye borçlusun ?

Böyle gördüğünüz için teşekkür ederim. Şu an geldiğim noktayı neye borçlu olduğumu soracak olursak bir sürü şey girer bunun içine. Küçüklüğümden beri çok fazla maç ve antrenman izlemem. Bunları kendimde uygulamayı denemem. Sahadayken hiçbir zaman vazgeçmeyip, mücadele etmem. Ve tabi ki en önce de takım arkadaşlarıma, antrenörlerime ve aileme borçluyum

-Türkiye’de voleybolun geleceği hakkında ne düşünüyorsun? Voleybola olan ilgi sence yeterli mi?

Voleybolla ilgilenen insanlar elbette var ancak baktığımız zaman bir futbolla kıyaslanamayacak kadar az. Tüm salona karşı oynanan maçlar hiç yok denecek gibi. Birinci soruya gelirsek… Biz takım olarak Türkiye’nin voleyboldaki geleceğini Dünya 2.si olarak göstermeye başladık ve devamını da daha iyi şekilde getireceğiz diye düşünüyorum.

-Yaz boyunca Trabzon’daki Karadeniz Oyunları, Sırbistan’daki Gençlik Festivali ve Meksika’daki Yıldız Kızlar Dünya Şampiyonası’nda mücadele ettin… Bu turnuvalar arasında bireysel olarak zorlandığını hissettiğin turnuva hangisi?

Bireysel olarak bakmak yanlış olur çünkü ben A takımla şampiyonlar liginde mücadele ediyorum 2 senedir. Oynanan seviye ne kadar milli takım seviyesi olursa olsun yıldızlar seviyesi. Ve aynı zamanda baktığımız zaman da orada hem pasör hem de smaçör oynadım, hücuma yardım ettim. Bu yüzden her turnuvada verebildiğimin en iyisini vermeye çalıştım, zorlanmadım.

-Voleybol dışında hangi spor dallarıyla ilgileniyorsun?
Futbol, atletizm

-Kampa ya da tatile giderken yanından ayırmadığın şeyler nelerdir?
Ipod’um, uğurlu tokalarım(kampta), laptopum.

www.nazaydemir.com da gördük patlıcan ve aşure sevmiyormuşsun. Peki hangi yemekleri ve tatlıları seversin?

Yemek olarak özellikle çok sevdiğim bir yemek yok. Tatlıya da çok düşkün olmadığım için en çok keşkül ve profiterol seviyorum.

Bu röportajda emeği geçen Hamdi Koç ve Elvin Taşkıran’a çok teşekkür ederim. Ve bizi kırmayıp röportaj teklifimizi kabul eden sevgili Naz Aydemir’e de çok teşekkür ederim. Kendisine başarılar dilerim…

Detaylı bilgi için www.nazaydemir.com a bakınız…

Not : Bu röportajı bazı sitelerde görüyorum, röportajın kime ait olduğu kısmını silip yayınlıyorlar. Bu röportajı yayınlacak olanlar lütfen kaynak belirtiniz.

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir