Kurt Seyt & Shura

“Aşkın ve dramın eşsiz şekilde anlatıldığı bir kitap…”

Edebiyat dünyasına “Uyandıran Aşk” isimli şiir kitabı ile adım atmış olan Nermin Bezmen, bu kez Çarlık Rusyasının debdebeli yaşantısından Bolşevik ihtilali ile İstanbul’a sürüklenen hayatları anlatıyor. 1892’nin Yalta’sından St. Petersburg’un saltanat günlerine, Karpatlar cephesinden ihtilalin cehennemine ve nihayet işgal altındaki İstanbul’a, 1920’lerin Pera’sına, macera dolu bir yolculuk yapacaksınız. Onlarla beraber polkaların, troykaların sihirli alemini, ihtilalin acımasızlığını, parçalanmış Osmanlı İmparatorluğunun son günlerini yaşayacaksınız.
Kurt Seyt: Mirza Eminof’un oğlu olarak servet ve ünvanla doğmuştu. Yakışıklıydı, hırslıydı, cesurdu. Çar Nikola’nın Muhafız Alayında genç bir Üsteğmen oluşu onu Bolşeviklerin ölüm listesine dahil etmişti. Kaçarken getirdiği bir taka dolusu silahı Mustafa Kemal’in Kuva-yi Milliyesine teslim ettiğinde, karşılık istemeyecek kadar gururluydu. Hayatına sıfırdan başlarken elinde kalan serveti sadece gururu ve aşkıydı.
Shura: Tchaikovsky nağmelerinin romantizmi ile sarılmış karlı bir Moskova gecesinde, henüz onaltısındayken saf güzelliği, beklentisiz aşkı ile Seyit’in dünyasına girdi. Ailesinin ünvanı, serveti onun da ülkesinde kalmasına yardımcı olamadı. Sevdiği erkekle atıldığı bu macerada bir daha hiç göremeyecekleri vatanlarının, ailelerinin, artık yaşamayacakları geçmişlerinin hasretlerini birbirlerinin aşklarında dindirmeye çalıtılar. Büyük bir aşkın, harbin, ihtilalin, hasret ve hüzünlerin hikayesi ile okuyucuyu baştan sona kendine has bir tat, merak ve heyecanla sürükleyen, uzun süren araştırmaların gerçeklikle aktarıldığı bir roman, “Kurt Seyt ve Shura.”
(Arka Kapak)

Kitap Hakkındaki Yorumlar

Cesur bir girişim. Herkes cesaret edemez. XIX. Yüzyıl anlatımı ile, Tolstoy, Balcaz, Zola tarzında yazılmış.
Dönemini iyi bir klasik roman mimarisi ile çok iyi anlatıyor.
‘Kalsik Roman’ budur.
Atilla İlhan

… Eğer bu belgesel ayrıntılar olmasaydı, ortaya daha yoğun duygusallıkta’ bir ‘aşk romanı’ çıkardı diyenler, bu ilginç laşımanın özünü yok ederler. Sayısız karakterleri, ince ayrıntıları, sinematografik mekan değişimleri ile ‘Mufassal’ bir dramatik olarak tanımlanabilir bu kitap…
Jak Deleon

Yazar, diaspora acıları çeken tüm insanların evrensel hüznünü temsil ediyor.
Yaşar Aksoy

1890’ların Rusya’sından 1920’lerin Türkiye’sine uzanan bir dönemi anlatan Kurt Seyt & Shura’sa sadece aşk değil, o günlerin Rusya’sı ve Türkiye’si de var…
Hatta daha fazlası var. Günümüz Rusya’sını kim merak etmez ki? Ve de dünün İstanbul’unu…
Hıncal Uluç

Kurt Seyt & Shura, edebiyat dünyamıza tıpkı uzaydan gelen bir kor parçası gibi girdi.
Hami Alkaner

Nefis bir roman. Bunun Film olacağı günü düşünüyorum.
Serap Aksoy

Roman tam anlamıyla klasik. Orta çağın sanattaki ihtişamı, ulaşılmazlığın yüceliği var.
Ayhan Hünalp

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir